Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 31 Mart seçimlerine ilişkin “Milletimizin sandıkta ne siyasi şantajcılara ne zübük siyasetçilere itibar etmeyeceğine inanıyorum.” dedi.
Erdoğan, partisinin Büyükşehir Belediyesi yanındaki alanda düzenlenen Malatya mitinginde vatandaşlara hitap etti.
Türkiye’nin, maruz kaldığı onca terör saldırısının, darbe girişiminin, gizli-açık kuşatmanın üzerine yaşadığı deprem felaketinin, maddi manevi ağır bir maliyeti olduğunu belirten Erdoğan, bunca insan kaybının ve şehirlerin gördüğü ağır hasarın altından kalkmanın kolay olmadığına işaret etti.
Dünyanın bir başka ülkesinin, Türkiye’nin yaşadıklarını yaşaması halinde tekrar toparlanmasının on yıllar süreceğini dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:
“Hamdolsun, biz asrın birlikteliğiyle asrın felaketinin üstesinden geliyoruz. Allah’ın izniyle Malatya başta olmak üzere tüm deprem şehirlerimizi eskiden daha güvenli, huzurlu, canlı, hareketli hale getirmekte kararlıyız. Hayatını kaybedenleri elbette geri getiremeyiz. Ama onun dışındaki tüm kayıpları, daha iyisiyle yerine koyacak güce, azme, dirayete sahibiz. Tıpkı yaşadığımız diğer sınamalar gibi depremin de bizi hedeflerimizden koparmasına izin vermeyeceğiz. Türkiye, diplomasisiyle, ekonomisiyle, askeri gücüyle, sosyal yapısıyla dünyanın en büyük ülkeleri arasındaki yerini alana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Malatya şahidimiz olsun ki, milletimizin desteği ve duası arkamızda olduğu müddetçe de bu mücadelenin zaferle sonuçlanmasının önüne kimse geçemeyecektir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, 31 Mart’ta yapılacak mahalli seçimlerde şehirlerini yönetecek belediye başkanlarını, meclis üyelerini, mahalle veya köylerindeki muhtarlarını seçeceğini anımsatarak, Cumhur İttifakı olarak bu seçimde de büyükşehirlerde ve illerin bir kısmında işbirliği yaptıklarını belirtti.
“Bize kaybettirmek için çalışan partiler ortaya çıktı”
AK Parti’nin, belediyecilik konusundaki beceri ve tecrübesini kimseyle tartışmayacaklarını vurgulayan Erdoğan, her görev gibi belediye başkanlığının da hizmet yolunda bir bayrak yarışı olduğunu söyledi.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bayrağı devralan arkadaşımız, emaneti halefine teslim edene kadar ülkesi, milleti, şehri için canla başla çalışacaktır. Malatya Büyükşehir’de ve ilçelerimizin bir kısmında işte böyle bir değişim oldu. Dün şehrimize hizmet eden kardeşlerimizi nasıl desteklediysek, bugün vazifeye talip kardeşlerimizin de aynı şekilde yanlarında olacağız. Tabii bu arada ülkemizin pek çok il ve ilçesinde şöyle bir manzarayla karşı karşıya kaldık; partimizin eski belediye başkanlarını, eski milletvekillerini, eski teşkilat mensuplarını aday göstererek, kendileri kazanmak değil bize kaybettirmek için çalışan partiler ortaya çıktı. Hep söylediğimiz gibi Türkiye özgür ve demokratik bir ülkedir. İsteyen istediği yerde siyaset yapabilir, aday olabilir. Biz kendi ittifakımızdan, kendi partimizden, kendi adaylarımızdan mesulüz. Ancak hem bize kaybettirmek için çalışıp hem çeşitli beyan ve imalarla bizim gölgemizde yürümeye kalkanlara da müsaade etmeyiz.”
“Bunun adı siyasi şantajcılıktır”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin siyasetinin, eser ve hizmet siyaseti olduğunu ifade ederek, Hazreti Mevlana’nın “Kamil odur ki; koya dünyada bir eser, eseri olmayanın yerinde yeller eser” sözünü aktardı.
Erdoğan, şöyle konuştu:
“İşte bu anlayışla tüm hayatımızı, ülkemize, insanımıza, şehirlerimize eser kazandırmaya adadık. Ülkeye hiçbir faydanız dokunmayacak, millete hiçbir hayırlı hizmetiniz olmayacak, hiçbir insanın hayatına olumlu yönde katkı yapmayacaksınız; sonra sadece yalan yanlış konuşarak, sadece haksızca eleştirerek, sadece hoyratça enaniyet yaparak siyaseti domine etmeye çalışacaksınız. Bunun adı siyasi şantajcılıktır. Türkiye, bugüne kadar ne çektiyse emek ve heyecanla hazırlanmış vizyonu, programı, projesi olmayan zübük siyasetçi tiplerinden çekmiştir. Sadece ‘Öteki ne veriyorsa beş fazlası benden’ yalanıyla ülkede güven ve istikrar iklimini bozmaktan başka bir iş yapmayan bu kafaların elinde heder olan yıllarımıza ve imkanlarımıza acıyarak bakıyoruz. Maalesef son dönemde bu habis siyaset tarzının yeniden hortlamaya başladığını görüyoruz. Milletimizin sandıkta ne siyasi şantajcılara ne zübük siyasetçilere itibar etmeyeceğine inanıyorum. Malatya’nın birliği, beraberliği, kardeşliği, dayanışmasıyla, bu konuda tüm Türkiye’ye örnek olacağından şüphe duymuyorum.”
Mitingi izleyenlere “Malatya’dan öyle bir ses verin ki diğer 80 vilayetimizin tamamından duyulsun” diyen Erdoğan, alandakilere, “Eşi bulunmaz, gönülleri coşturan Malatya, 31 Mart’ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için hazır mıyız?”, “31 Mart’ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için kararlı mıyız?”, “31 Mart’ta gerçek belediyeciliği tercih ediyor muyuz?”, “Bunun için seçim gününe kadar kapı kapı dolaşmaya var mıyız?”, “Malatya ile birlikte Türkiye’nin haritasının tamamını Cumhur İttifakı’nın renkleriyle boyamaya hazır mıyız?” sorularını yöneltti.
Mitingi izleyenler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sorularına bağırarak “Evet” yanıtını verdi.
“31 Mart’ta milli irade bayramına da beraberce ulaşmak istiyoruz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ramazana sayılı günler kaldığını anımsatarak, pazar günü ilk sahura kalkılacağını, gelecek hafta pazartesi günü ise ilk iftarın yapılacağını hatırlattı.
Erdoğan, “Bu mübarek ayda tutacağımız oruçlarımız ve yapacağımız ibadetleri, Allah şimdiden kabul eylesin. Ramazan Bayramı gelmeden 31 Mart’ta milli irade bayramına da beraberce ulaşmak istiyoruz. Bunun için ramazanı çok iyi değerlendirmemiz, rahmetinden ve bereketinden istifade etmemiz gerekiyor. Malatya’nın, ülkenin ve milletin hayrına olan her hususta yaptığı gibi bu konuda da en ön safta yer alacağına inanıyorum.” diye konuştu.
Eser ve hizmet siyasetlerinin gerisinde, vatan toprağının her karışını ve ülke insanının tamamını kuşatan bir müktesebat bulunduğuna işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:
“Bizim siyaset ahlakımız ‘söylediğini yapma, yapmayacağını söylememe’ üzerine kuruludur. Bunun en büyük ispatı da geçtiğimiz 21 yılda yaptıklarımızdır. Mesela bu dönemde Malatya’ya yaklaşık 149 milyar liralık yatırım yaptık. Eğitimde 5 bin 739 adet yeni derslik inşa ettik. Şehrimize ikinci bir devlet üniversitesi olarak Turgut Özal Üniversitesini açtık. Gençlik ve sporda 9 bin 170 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları yaptık. Bir stadyum ile 60 spor tesisi inşa ettik. Malatyalı ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza yaklaşık 7,5 milyar lira kaynak aktardık. Sağlıkta toplam 1640 yataklı 16 hastanenin de aralarında bulunduğu 71 sağlık tesisini tamamlayıp hizmete sunduk. TOKİ vasıtasıyla 24 bin 98 konutu tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettik. Şehrimizde riskli yapı olarak belirlediğimiz 4 bin 859 bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdik.”
(Sürecek)